Eyüpsultan cami şadırvan avlusunda duvara monte edilmiş vaziyettedir.
Selsebil Osmanlı mimarlık terminolojisinde göze ve kulağa huzur verecek biçimde düzenlenmiş yapay çağlayanları ifade eder. Bu su oyunlarının ilham kaynağını insanları etkileyen ve onların hayal dünyasını coşturan doğal çağlayanlarda aramak gerekir.
Tamamen beyaz mermerden yapılmış XIX. yüzyıl ampir üslûbundadır. Dikdörtgen yine beyaz mermerden bir kaide üzerindedir. (Cephesi) iki keskin hatlı silme ile çerçevelenmiştir. Bunu alt ve üstü kabartma akantas yaprakları, istiridye kabuğu şekilleri ile süslüdür.
Esas sathın ortasında üzerine kabartma yapraklarla tezyin edilmiş, suyun ahenkli şırıltısını temin eden üç mermer çanak vardır. Ayrıca bu çanakların hemen iki yanında da dörder küçük çanakçık daha bulunmaktadır ki bunların üst satıhları düz altları ise üç yapraklı palmet şeklindedir. Çanakların üzerinde kanatlarını açmış vaziyetteki kabartma tavuskuşu tasvir bu selsebilin şayanı dikkat bir hususiyetidir. Selsebilin teknesi ampir üslûbunun bir hususiyeti olarak oval ve kenarları dışarıya doğru çıkıntılı, üzeri de kabartma silmelidir.
Selsebil yuvarlak kemerli olarak nihayetlenmiştir. En üst kısmında akantas yapraklarından bir korniş vardır.