|
|
|
DOMANİÇ-ILICAKSU SARIKIZ MESİRE YERİ -KÜTAHYA
Domaniç’te önemli olan Hayme Ana, Mızık Çamı gibi yerleri gezdikten sonra, Mızık Çamı ile aynı güzergahta yer alan Sarıkız Mesire Yerine gitmemek olmazdı. Gitmeden önce biraz bakmıştım nasıl bir yer diye ama o bakma toplasan 10 saniye etmezdi, Bursa’ya dönmeden önce son durağım Sarıkız olacaktı ve yola koyuldum, Mızık Çamı yazımda anlattım ama bir daha anlatmak gerekirse, Domaniç otogarının az ilerisinden aşağıya doğru gidiyoruz ve köprünün altından geçiyoruz, az biraz gidince karşımıza tabelalar çıkıyor, Mızık Çamı ve Ilıcaksu Sarıkız diye, 3 km devam edip Mızık Çamına geliyoruz, daha sonra düz devam edip yol ayrımından sola dönüp köye giriyoruz, girdiğimiz köy Ilıcaksu Köyü oluyor, malum Sarıkız Mesire Alanı, Kütahya’nın Domaniç İlçesinin Ilıcaksu Köyünde bulunmakta. Köy de ilerliyoruz ve az biraz sonra meydana geliyoruz, oradan aşağıya 100 metre gidiyoruz sonra, hafif bir yola çıkıyoruz ve oradan sağa 100 metre daha gidiyoruz ve karşımızda Sarıkız Mesire Yerine hoşgeldiniz tabelası, tekrar sağ yapıyoruz ve uygun bir yere yada daha içerilere bile arabayı park edebiliyoruz.
Arabayı park ettim yavaş yavaş ilerliyorum, dışarıdan baktığımda pek belli olmuyordu, bir kapıdan giriyoruz, aman Allah’ım, bu nasıl bir güzelliktir, süs havuzu gibi yapılmış bir yer, içerisinde balıklar var kimisi kocaman olmuş, süs balıkları, insanlar çay bahçesi gibi oturmuş yemek yiyen de var, çay sohbet eden de var, az daha ilerliyorum ve yeşilin bu kadar güzel gözüktüğü bir yer daha hatırlamıyorum, su yosunlarına güneş vuruyor ve sanki cennetteymişim gibi bir his uyandırıyor, muhteşem bir yeşillik. Resmen beni büyüledi, büyü bitmiyor, sürekli sürprizlere gebe, kafamı bir çeviriyorum, 300 yıllık bir kavak ağacı, halbuki kavak ağaçları 100-150 sene yaşarlar, kafamı başka bir tarafa çeviriyorum bu sefer de 800 yıllık meşe ağacı. İnkaya Çınarı ağacını tanıtmıştım daha önce, orada devasa bir ağaç vardı ve 600 yıllıktı, bu ağaç ise fotoğraflarda göreceksiniz, normal bir çınar ağacı gibi kalıpta ama tam tamına 800 yıllık bir meşe ağacı, gerçekten beni çok etkiledi.
Asıl beni en çok etkileyen durum ise Sarıkız Efsanesi, tabelasında ne yazıyorsa aynen aktarıyorum.
” Bursa Keles tarafında 5 erkek kardeşin bacısı olan Sarıkız güzelliği ve endamının yanında iyilik severliği ile de herkeste hayranlık uyandıran bir kızdır. Zamanın delikanlıları onunla evlenmek için can atmaktadır.
Ancak Sarıkız’ın evlenmek gibi bir düşüncesi olmamakla birlikte zaman zaman ormanlık alanlara çıkıp saatlerce gözden kaybolurdu. Onun bu davranışları yöre halkı tarafından kötüye yorumlanarak zamanla çevrede dedikodulara sebep olur. Sarıkız bu dedikoduları her ne kadar umursamasa da beş civan mert delikanlı kardeşler, kız kardeşleri hakkında ileri geri konuşulmasına dayanamazlar. Güzeller güzeli Sarıkız, bu dedikodular yüzünden üzülen ağabeylerine, anne ve babasına dayanamamaktadır. Ancak dedikodulara da engel olamamaktadır. Aile meclisi toplanır. Ağabeyleri, ruhununda yüzü gibi temiz ve güzel olduğuna inandıkları Sarıkız’ı, Domaniç’in Ilıcaksu Köyündeki akrabaları olan köy hocasına göndermeye karar verirler. Böylece bir müddet Sarıkız’ın gözlerden uzak kalmasının bu dedikoduları bitireceğini düşünmektedirler.
Sarı saçlı, mavi gözlü, gül endamlı Sarıkız, gecenin en karanlık vaktinde kimseler görmeden, ağabeyleri tarafından yola çıkarılır. Sarıkız bu dedikodular yüzünden ağabeylerinin onu köyden ayırmalarını hoşnut karşılamamış olsa da kaderine razıdır. Ağabeyleri doğruluğuna ve dürüstlüğüne inandıkları hocaya bacılarını teslim ederler. Böylece, Sarıkız bilmediği bir çevrede, tahmin edemeyeceği geleceğine teslim edilmiştir.
Belli bir zaman sonra Sarıkız’ın zaman zaman ortalardan kaybolmasına Hoca ve Eşi anlam veremezler. Hele aradıklarında bulamayınca akıllarından türlü yorumlar geçer. Ve sonunda hoca ve eşi bu çevrede dedikodu yapılacağından korkarak Sarıkız’ın ağabeylerine Ilıcaksu’ya gelmeleri için haber salarlar. Hoca ve Eşi, Sarıkız’ın ağabeylerine kardeşlerinin zaman zaman ortalardan kaybolduğunu belirterek bacılarını alıp götürmelerini ister.
Ağabeyleri, Sarıkız’ı geri götürmek için Ilıcaksu’ya gelirler ve Hoca durumu ağabeylerine anlattıktan sonra, ağabeyleri alelacele Sarıkız’ın odasına girerler. Ancak Sarıkız’ı odasında bulamayıp aramaya çıkarlar. Bir müddet sonra kardeşlerini kırk kız ile beraber huşu içinde ibadet ederken bulurlar. Sarıkız ibadet ettiği kırk kız sırlarının ortaya çıkmasının telaşı ile bulundukları yerde kaybolurlar. Ve kayboldukları yerden su kaynamaya başlar. O günden sonra bu yerin adı Sarıkız olarak anılmaya başlar. Suyun kaynamaya başladığı bölgede ki her bir su kabarcığı Sarıkız ile kırk kızın nefesi olarak değerlendirilir.
Sarıkız olarak anılan bu yerde ne zaman yağmur duası yapılsa yağmur yağmaktadır.
Sarıkız’da bir çok yerde su kaynamakta olup her kaynağın ısısı farklı derecelerdedir.
Sarıkız kaynayan suyun cilt ve deri hastalıklarına iyi geldiği bilinmektedir. ”
KAYNAK: SEYYAH ÇELEBİ
FOTOĞRAFLAR: EROL ŞAŞMAZ |
DOMANİÇ-ILICAKSU SARIKIZ MESİRE YERİ -KÜTAHYA Fotoğraf Galerisi
|  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  | |
|
|