|
|
|
NİŞANTAŞI MİMAR VEDAT TEK EVİ -ŞİŞLİ – İSTANBUL
MİMAR VEDAT TEK ESERLERİ:
Mimar Vedat Tek’in kendisi ve ailesi için inşa etmiş olduğu Vedat Tek EviVedat Tek’in Nişantaşı’ndaki ikinci konut yapısı olan bina, 1913 ile 1916 yılları arasında tasarlanıp birkaç aşamada inşa ediliyor.
Yapı, İstanbul’un Şişli ilçesine bağlı Nişantaşı semtinde, Vali Konağı Caddesi ile Süleyman Nazif Sokağı’nın kesiştiği köşede, . 665 ada, 1 parselde yer alan eğimli, üçgen, yaklaşık 190 metrekarelik bir arsa üzerinde konumlanıyor.
Konut yapısının tasarımı, türlü açısal zorlukları var olan bu kentsel yapı parselinde, özgün bir tasarım çözümü ile öne çıkıyor.
İstanbul, Nişantaşı, Vali Konağı Caddesi, Giriş cephesinde 3 adet sivri kemerli pencere yer almaktadır. Zemin kat ve teras katı ile birlikte 4 katlıdır. Girişi Vali Konağı Caddesinden sağlanan yapı, kesme taştan inşa edilmiştir. Girişin üstünde büyük bir rozet pencere yer almaktadır.
Rozet pencerenin üstünde, korkuluklu küçük bir pencere yer almaktadır. Yapının en belirgin kısmı, Vali Konağı Caddesi ile Süleyman Nazif Sokağın kesişiminde yer alan balkonlardır. Balkonların mermer korkuluklarında baklava dilimi motifleri görülmektedir. Pencerelerin kemer alınlıklarında özel desenli çiniler dikkati çekmektedir.
İlk bakışta yapının tasarımında Klasik Osmanlı ve Selçuklu mimarisinden alıntılar dikkat çekiyor. Vedat Tek Evi, geçmişten günümüze ev, restoran, bar, muayenehane gibi farklı işlevlerde kullanılıyor ve söz konusu işlev değişikliklerinde yapının orijinal tasarımının bozulduğu, birtakım tahribatlara uğradığı biliniyor. Kısaca yapının inşa edildiği dönemin ve dönem mimarlığının genel özelliklerinden bahsedecek olursak; yaygın kullanılışı Birinci Ulusal Mimarlık akımı olan ancak “Neoklasik Türk Üslubu” ya da “Milli Mimari Rönesansı” isimleriyle de bilinen üsluptur.
Milli Mimari Rönesansı üslubuna örnek verilebilecek küçük ölçek içerisine özenle sığdırılmış konut tasarımlarından bir tanesine örnek teşkil ediyor. Yapı, dönemin karakteristik özelliklerini yansıtıyor. Bu özelliklerden bazıları; geniş saçaklar, balkon ve çıkmalar, kemerli pencereler olarak karşımıza çıkıyor. Yapıda kullanılan kemer, yalancı kubbe, kubbe, pencere altındaki ve kemer açıklıklarındaki çini bezemeler Klasik Osmanlı elemanlarına örnek teşkil ediyor.
Yapıda Selçuklu ve Arap mimarisinde de var olan sivri kemer kullanımı görülüyor. Vedat Tek, evin giriş holünde Selçuklu Mimarisi’nde de kullanıldığı sıkça görülen turkuaz renginde çiniler ve mermerler kullanılıyor. Yapının merdivenleri, som ahşap döşemeleri ve çinileri özel olarak tasarlanıyor. Vedat Tek Evi inşa edildiği dönemde oldukça ses getirmiş bir yapı oluyor. Yapıda bulunan stilistik Osmanlı göndermeleri mimarlık severleri adeta büyülüyor.
Yapıda plan, cephe, süsleme gibi unsurların bir araya getirilişinde yenilikçi yönelim dikkat çekiyor. Bu yapı ile ilgili bir diğer ilginç bilgi ise, alışılagelmemiş bir şekilde dönemin padişahının bu yapıyı görmek için saraydan dışarı çıkmış olması oluyor. Sultan II. Abdülhamit’in Beyoğlu Tokatlayan Hanı ziyaretinden sonra bir Osmanlı Padişahının onurlandırdığı ikinci özel yapı olarak mimarlık tarihinde yerini alıyor.
Sultan Mehmet V (Reşat)’in Vedat Bey\'i ziyareti yine o dönemin önemli olaylarından sayılıyor.
Yapının ilk katında görülen ahşap çıkma hacimler bazı Türk evlerinde de görülüyor. Taştan yapılmış olan konut, balkon ve çıkmalar ile her katı ayıran yatay çerçevelerin hareketlendirdiği mimari bir plastiğe ulaşıyor.
Vedat Tek’in uzun yıllar boyunca bu evde yaşamış olduğu biliniyor. Yapı zaman içinde yeniden işlevlendirilerek bar ve restoran olarak kullanılıyor. Günümüzde hala yapı restoran ve bar fonksiyonlarında kullanılmaya devam ediyor.
Yapının Mimar Vedat Tek’ten sonra Yekta Lokantası, Süleyman Nazif Bar gibi farklı kullanıcılar tarafından kullanılıyor.
Yapının karşılaştığı ilk önemli değişiklik bizzat Vedat Tek tarafından yapılıyor. Bu önemli değişiklik, evin tek bir bütün olarak planlanmış olan üç katının, üç bağımsız konuta çevrilmesi ile meydana geliyor. Bu değişim süresi içerisinde yapıda bulunan ahşap merdiven dökme mozaik bir merdivene dönüşüyor. Yapı, kültür varlığı olarak koruma altında olsa da zaman içerisinde niteliği gereği birçok yapılmaması gereken değişikliğe maruz kaldığı dikkat çekiyor.
Türk mimarlık tarihi adına son derece değerli bir miras niteliği taşıyan bu yapının, gereken tüm materyallerinin hali hazırda var olmasına rağmen yapının günümüzde restoran, bar gibi işlevlerde kullanılıp müzeye çevrilmemiş olmasının şaşırtıcı bir durum olduğu biz mimarlık tarihi ve Vedat Tek severlerin akıllarına takılıyor. Her ne kadar birçok benzeri gibi yıkılmamış olması sebebi ile müteşekkir olsak da yapının tam olarak orijinal haline sadık kalınarak korunmamış olmasından dolayı biz mimarlık sevdalıları, Türk Mimarlık Tarihi ve Geç Osmanlı Mimarlık Mirası adına üzüntü duyuyoruz.
KAYNAK: ARKİTEKT
FOTOĞRAFLAR: EROL ŞAŞMAZ (İÇ MEKAN FOTOĞRAFLARI ARKİTEKT'TEN ALINTIDIR.) |
NİŞANTAŞI MİMAR VEDAT TEK EVİ -ŞİŞLİ – İSTANBUL Fotoğraf Galerisi
|  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  | |
|