Namazgâh Meydanı Çeşmesi Bozcaada’daki az sayıdaki Türk Eserlerinden biridir. Eser, XVIII. yüzyılda İstanbul’da yaygın olarak görülen Meydan Çeşmeleri tipindedir.
Kitabesine göre çeşme ada halkının birlikte meydana getirdiği bir eserdir. Bugüne kadar yayınlara geçmemiş olan bir vakfiyeye göre çeşmenin tamir ve diğer giderlerini kale komutanı Abdullah Ağa üstlenmiştir.
XX. Yüzyılda da ada halkı ve yöneticilerinin suyollarının tamirini ortaklaşa gerçekleştirmesi, mimarlık tarihimiz açısından farklı bir inşa faaliyeti olarak karşımıza çıkmaktadır.
Adanın tek yerleşim yeri olan merkezindeki kasabada, Alaybey Mahallesi Namazgâh Caddesi üzerinde yer alan çeşme, “Namazgâh Alanı” şeklinde isimlendirilen bugünkü park alanın kuzeydoğu köşesinde yer alır. Buradaki eski namazgâh alanında, yakın tarihlere kadar yaza rastlayan bayram namazlarının kılındığı rivayet edilir.
Güney ve doğu cepheleri sarıya yakın tüf taşından, diğer bölümleri moloz taşla inşa edilmiştir. 3.80 x 3.60m Ölçülerindeki çeşme, beşik tonoz örtülü deposuyla kareye yakın dikdörtgen bir kütledir.
Zeminden yüksekliği 2.80m. olan çeşmenin güney ve doğu cepheleri özenle işlenmiştir. Kuzey cephe sağırdır. Batı cephede ise düşey aksta yer alan ve söveleri beyaz mermerden kare biçimli bir pencere bulunur. Bugün, duvardaki dökülmeler sebebiyle pencerenin hemen altında yer alan düşey konumlu künk dizisi görülebilmektedir.
Kemerin kilit taşının hemen üzerinde iki yana açılmış dalların ucunda simetrik yerleştirilmiş birer palmetin teşkil ettiği süsleme yer alır. Palmetlerin benzerleri dikdörtgen nişin iki köşesinde de karşımıza çıkar. Köşelerdeki bu iki palmetin aralarında ise üç silmeli kare çerçevelerin içinde üçü de madalyonlara yerleştirilmiş üç rozet bulunur. Bunlardan ortadaki, içinde bir gülçenin bulunduğu sekizgen bir yıldız olup bunun iki yanında simetrik yerleştirilmiş altıgen yıldızlardan oluşan birer süsleme yer alır.
Ayna panosunun üzerinde, niş kemerinin üzengi seviyesinden itibaren yükselen kitabelik görülür. İki sıra halinde ve her biri enine prizmatik altıgen 8 kartuş içinde kitabe metni yer alır.
Güney cephede yine kemer nişi içinde beyaz mermer kitabelik üzerine boyuna sıralanmış üç kartuş içinde ikinci metin yer alır. Kur’an, Enbiya Suresi 30. ayetinin yer aldığı bu metinden çeşmenin H.1165/M.1752 tarihini tespit ediyoruz.
Doğu cephedeki kitabenin günümüz latin harflerle transkripsiyonu şöyledir:
İttifak etdi cezîre halk(ı) kim hâl-i hayât
Etdiler bu hayr(ı) kim hep olmaz ol aslâ (me)mât Ol resûlün kavline çün kıldılar her dem amel Rûz-ı mahşerde şefâ’at ede fahr-i kâinât Himmetiyle cümlenin mevc etdi bu mâ-yı revân Çeşme-i ayn-ı şifâdan gel gel iç âb-ı hayât
Bu muhibbi târîhin bâdâ eyledi maksûdu kim Eyleye Mevlâ bu çeşme sâhibin adın necât
Güney cephedeki kitabenin günümüz latin harflerle transkripsiyonu şöyledir:
Mâşâllah
Ve mine’l-mâ’i külle şey’in hayyin 1165 / M.1752
KAYNAK: Sanat Tarihi Dergisi Sayı /Number XVII1/1- Alptekin YAVAŞ
FOTOĞRAFLAR: EROL ŞAŞMAZ
BOZCAADA – NAMAZGAH ÇEŞMESİ – ÇANAKKALE Fotoğraf Galerisi