Bu tekke Üsküdar Toptaşı’nda Hayrettin Çavuş mahallesinde yer alıyordu. Kaynaklarda Sandıkçı, Cumartesi veya Şeyh Edhem Efendi Tekkesi olarak bilinen bu tekkeye dair günümüze kadar etraflı bir malumatın eriştiğini söylemek mümkün değildir.
1857 -58 yılında Şeyh İbrahim Edhem tarafından kurulan tekkede, Şeyh İ. Edhem’in oğlu Âbid Efendi ve torunu Ali Haydar Efendi’nin meşihat makamında bulundukları ve âyin gününün ise cumartesi olduğu kayıtlıdır. Ayrıca, 1885-86 yılına ait istatistik cetveline göre bu tekkede ikisi kadın sekiz kişinin mevcut olduğu belirtilmiştir. Bununla beraber, Meşihat arşivinde var olan tercüme-i hal varakalarında tekkenin şeyhi olarak Ali Haydar Efendi’ye dair ayrıntılı bilgi mevcuttur. Şeyh Ali Haydar Efendi burada kendi eğitimine ve tarikat hilafetine değinmekle beraber, tekkenin vakfiyesinden bahsederek şeyhlik makamının erkek evlada şart koşulduğunu ifade etmektedir. Keza, amcası Şevket Efendi ve babası Âbid Efendi de dâhil olmak üzere kendisinden de inabe alan yüz civarında bir müridân kitlesinden bahsetmiştir.
Meşihat görevinin Ali Haydar Efendi tarafından ifa edildiği dönemde, Evkâf-ı Hümâyûn tarafından yapılan bir tekke tahririnde de Seyyid İbrahim Edhem Efendi tarafından kurulan bu Rifâî tekkesinin şeyhlik vazifesinin müteselsil bir surette erkek evlada şart kılındığı görülmektedir. İbrahim Edhem Efendi bu suretle kendi soyundan gelenleri tarikat hizmeti içerisinde tutmak istemiş ve tabiatıyla kendi çocuklarının da geleceğini bir ölçüde garanti altına almıştır.
Sandıkçı Tekkesi, hem Üsküdar hem de tasavvuf tarihi açısından iki önemli şahıstan birinin eserine diğerinin ise kabrine ev sahipliği yapar. Bunlardan bir tanesi Kadirîlik içerisinde Enveriyye adında müstakil bir şube açmış olan, Kuşadalı İbrahim Halvetî’den istifade ettiği bilinen ve Tanzimat sonrası devlet adamlarından Âli Paşa’nın çocukluk arkadaşı Osman Şemsî Efendi’nin tekkenin cümle kapısındaki kitabede talik hatla yazılmış olan manzum tarihidir.
Bir diğeri ise “Said Paşa İmamı” diye maruf Hasan Rıza Efendi’ye ait olan tekke haziresindeki mezardır. Malum olduğu üzere, M. Akif’in Safahat’ında kendisi hakkında müstakil şiir yazdığı bu zât, döneminin en önemli mevlidhân ve gazelhânlarından biri olarak kabul edilmekteydi. Bu meşhur şahsın dergâhın müdavimlerinden biri olduğu söylenir.
Metni kaleme alan Sandıkçı Tekkesinin Şeyhleri
Yukarıda değinildiği gibi, tekkenin bânisi ve vâkıfı Seyyid İbrahim Edhem, sandıkçılık yaparak geçimini sağlayan bir zattır.
Buna göre tekkenin ilk şeyhi olan babası İbrahim Edhem Efendi 1882 tarihinde dünyaya gelmiştir. Babası İsmail oğlu Mehmed, annesinin ismi ise Emine’dir. İbrahim Edhem, 1840 yılında Hasahır Başeskisi Süleyman Ağa’nın kızı Fatma hanımla evlenmiştir.
İlk çocukları Hibetullah isminde bir kız çocuğu olmasına rağmen, havale geçirerek vefat etmiştir. Bundan dört yıl sonra 1845’de Mehmed Şevket Efendi, bir dört yıl sonra da Ahmed Âbid Efendi dünyaya gelmiştir. Üsküdar Yeniçeşme’de sandıkçılık zanaatıyla meşgul bulunan İbrahim Edhem Efendi’nin, tarikata girişi çok küçük yaşlarda gerçekleşmiştir. Yedi sekiz yaşlarında o sırada Üsküdar Debbağlar meydanında oturan meşhur Rifâî şeyhi Nuri Efendi’ye bağlanmıştır. Bu yolda üstün bir çaba göstererek çavuş ve nakip olmuştur. Şeyh Nuri Efendi’nin bu gayretli müridinin sadakat ve cömertlik gibi hasletlerinden ötürü memnuniyet duyduğu belirtilmiştir. Bu özelliklerinden dolayı hilafet makamına liyakat kazanmasına rağmen, şeyhinin kendisini yanından ayırmak istemediği ve onun dervişliğini devam ettirdiği görülür. Şeyhi Nuri Efendi vefat edince, yerine geçen oğlu Tevfik Efendi’ye vekillik yapan Müneccimbaşı Hacı Edhem Efendi, ilk iş olarak İbrahim Edhem Efendi’yi “nücebâ” makamına yükseltmiştir. Ardından Tabutçular semtinde bulunan Saçlı Hüseyin Efendi türbedarı Hacı Edhem Efendi’nin eliyle 1857’de İbrahim Edhem’e şeyhlik alameti sayılan tâc ve hırka verildiği görülür. Bu “üç Edhem’in” tesadüfî veya tevâfukî bir surette içtimasının ertesinde Mandıra Ustası demekle bilinen boş bir arsayı 40 bin kuruşla satın alan İbrahim Edhem oraya bir semahane, bir şeyh odası ve bir kahve odasından müteşekkil küçük bir tekke inşa ettirmiştir. Tekke 10 Nisan 1857 tarihine müsadif bir berat gecesinde tören eşliğinde açılır. Tekkenin açılması ve sonrasındaki faaliyetlerinde sadece İbrahim Edhem’in değil zevcesi Fatma Hanım’ın da “yekdîl yek vücûd” olarak “hizmet-i ehlullah” ettikleri beyan edilir. “İbrahim Edhem Efendi’nin 16 Ocak 1878 tarihinde vefat ettiği belirtilir.
Tekkenin ikinci şeyhi not defterinin sahibi Mehmed Şevket Efendi’dir. Mevcut literatürde şeyh olarak kendisinin isminden bahsedilmese de yukarıda bahsi geçen vakfiye gereği ve aşağıda da ifade edileceği üzere şeyhlik makamına getirilişinin doğal bir sonucu olarak öldüğü tarihe kadar tekke meşihatında kaldığı anlaşılmaktadır.
KAYNAK: SANDIKÇI RİFÂÎ TEKKESİ VE ÇEVRESİ (YRD. DOÇ. DR . MUHARREM VAROL
FOTOĞRAFLAR: EROL ŞAŞMAZ
RIFAİ SANDIKÇI TEKKESİ –ÜSKÜDAR- İSTANBUL Fotoğraf Galerisi