|
|
|
NİZİP- ZEUGMA / BELKIS ÖREN YERİ – GAZİANTEP
Belkıs/Zeugma bugünkü konumuyla, Gaziantep ili, Nizip ilçesinin 10 km doğusunda, Birecik Baraj gölünün kıyısında, yeni Belkıs köyünün yakınında, yedi tepe üzerine kurulmuş antik bir kenttir. Yaklaşık olarak 21 dekarlık bir arazi üzerinde yer almaktadır. Halfeti ilçe merkezinin yaklaşık 20 km güneyindedir ve tur güzergâhındadır. Nizip ilçesinden Zeugma’ya gelen ziyaretçiler, burada her hafta sonu yapılan tekne turlarıyla Halfeti’ye gelmektedir.
Gaziantep ili Nizip ilçesinin 10 km doğusunda Fırat’ın batı kıyısında bugün Birecik Barajı gövdesinin yakınında yer alan Zeugma, tarihte Samsat (Samosata) ile birlikte Fırat’ın geçildiği iki önemli noktadan birisidir. Kentin adı da “köprübaşı” ya da “geçit yeri” gibi bir anlama gelmektedir. Büyük İskender’in komutanlarından, Seleukos İmparatorluğu’nun kurucusu Seleukos I Nikator (M.Ö. 312-281) bu geçiş noktasında, Fırat’ın doğu yakasında Pers asıllı karısı Apama adına Apameia am Euphrat (Keskince/Tilmusa), batı yakasında ise kendi adına Seleukeia am Euphrat (Fırat üzerindeki Seleukeia) adlı iki kent kurmuştur.
Daha sonra Zeugma adını alan batıdaki yerleşim, Kommagene Krallığı’nın dört önemli kentinden biri olmuş ve bu dönemde konumundan dolayı hızla gelişmiştir. Bölgenin Roma hâkimiyetine girmesinden sonra Octavianus M.Ö. 31’de, Zeugma’yı Kommagene Krallığı’ndan alarak Suriye eyaletine katmıştır. Anadolu kökenli askerlerden oluştuğu için 4. İskit Lejyonu (Legio IIII Scythica) adını alan askeri garnizonun burada konuşlandırılmasından dolayı kentin önemi daha da artmıştır. İki yüzyıl boyunca Zeugma, Roma İmparatorluğu’nun üst düzey yönetici ve subaylarına ev sahipliği yapmıştır. Bu kişiler ve beraberindeki aileleri, danışmanları, köleleri ile zengin bir yaşam kültürü Zeugma’ya gelmiştir. Roma dünyasının en yüksek sınıfından gelen bu insanlar, yerel yönetim tarafından onurlandırılmıştır. Askerî öneminin yanı sıra Doğu-Batı dünyasının önemli merkezleri arasında hareketli bir ticaretin geçiş noktası olarak Geç Helenistik Dönem’den, Orta İmparatorluk Dönemi’ne, özellikle M.S. 1. ve 2. yüzyıllarda Zeugma altın çağını yaşamıştır. Zeugma’da bugüne kadar bulunan eserler ve villalar bunu en iyi şekilde göstermektedir. M.S. 250’de Sasani hükümdarı I. Şapur’un (241- 272) burayı kuşatıp ele geçirmesinden sonra tahminen 252’de Zeugma’nın da Sasanilerce yakılıp yıkıldığı kazılardan anlaşılmaktadır. Son yıllarda yapılan arkeolojik kazılarda in situ olarak gün ışığına çıkartılan buluntular, kentin bu sırada çok ani terk edildiğini ortaya koymaktadır.
Zeugma, dünyanın en büyük mozaik kenti olarak ismini dünyaya duyurmaktadır. Fırat’tan itibaren yamaca doğru sıralanmış olan ve hâlen yaklaşık 10 m toprak altında kalan antik şehrin Fırat’a bakan teras evleri bulunmaktadır. Bu evlerin tabanında bulunan mozaikler, dünyanın en büyük mozaik müzesi olan; Gaziantep Müzesi’ne götürülerek sergilenmektedir. Kazı çalışmalarının yapıldığı alan ise açık hava müzesi yapılarak, taşınmayan tarihî yapıtlar ziyarete açılmış, bölge ziyaretçinin yoğun bir şekilde uğradığı mekân hâlini almıştır. Buraya gelenlerin, Erenköy Batık Minare, Halfeti, Rumkale, Savaşan köyünü ziyaret etmeleri için büyük tekneyle belirli aralıklarla sefer düzenlenmektedir.
KAYNAK: Zeki BOYRAZ / M. Salih BOSTANCI
FOTOĞRAFLAR: EROL ŞAŞMAZ |
NİZİP- ZEUGMA / BELKIS ÖREN YERİ – GAZİANTEP Fotoğraf Galerisi
|  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  |  | |
|